Türkiye'nin zengin tablo koleksiyonuna sahip Milli Saraylar Başkanlığı, müzecilik faaliyetlerinin temelini oluşturan restorasyon çalışmalarıyla kültürel mirası geleceğe taşıyor.Milli Saraylar Tablo Restorasyon ve Konservasyon Atölyesi şu sıralar iki önemli eser üzerinde çalışıyor. Topkapı Sarayı’nın paha biçilemez Mukaddes Emanetler Koleksiyonu’na ait olan iki tablo, İslam âleminde kutsal kabul edilen ‘Mekke’ ve ‘Medine’ şehirlerini tüm ayrıntılarıyla göstermesi bakımından belge niteliği taşıyor. 19. yüzyılın başlarında yapıldığı düşünülen ve bugüne kadar sergilenmeyen tablolar, restorasyon işlemleri tamamlandıktan sonra sanatseverlerle buluşturulacak.
Tabloların restorasyonları, Topkapı Sarayı'nın birinci avlusunda yer alan Darphane-i Amire yerleşkesinde gerçekleştiriliyor.Restorasyonu yapılan 1799 tarihli Mekke temalı tabloda, Kabe ve çevresi en ince ayrıntısına kadar resmedildi. Yaklaşık 4,5 metrekare ebadındaki tablo, Mescid-i Haram'ın içindeki ve dışındaki yapıları hem çizim hem de yazıyla destekleyerek göstermesi bakımından ayrı bir önem taşıyor.
Medine temalı eserin ise ressamı ve yapım tarihi net olarak bilinmiyor. 19. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen tablonun üzerinde minyatür ve hat yazı sanatından örnekler yer alıyor.Yağlıboya tekniğiyle yapılan ve ebadı yaklaşık 1,18 metrekare olan tabloda, Mescid-i Nebevi ve Medine şehri ayrıntılı olarak resmediliyor.Görsel belge niteliği taşıyan tabloların restorasyon planı da hazırlandı. Plan kapsamında Medine tablosunun restorasyon uygulamalarında son aşamaya gelindi.Mekke temalı tablonun ise belgeleme işlemi tamamlandı. Eser, mikroskop ve infrared incelemesi, ön ve arka yüzey temizliği, sağlamlaştırma, koruma ve bakım gibi bir dizi uygulamadan geçirilecek.

Restorasyonlar Darphane-i Amire yerleşkesinde gerçekleştiriliyor
Tabloların restorasyonları, Topkapı Sarayı'nın birinci avlusunda yer alan Darphane-i Amire yerleşkesinde gerçekleştiriliyor.Restorasyonu yapılan 1799 tarihli Mekke temalı tabloda, Kabe ve çevresi en ince ayrıntısına kadar resmedildi. Yaklaşık 4,5 metrekare ebadındaki tablo, Mescid-i Haram'ın içindeki ve dışındaki yapıları hem çizim hem de yazıyla destekleyerek göstermesi bakımından ayrı bir önem taşıyor.
